Author Özgür Akman
Pek maddi şeylere takılan bir adam değilimdir ama, yine de bir zamandır yazıp yazıp sildiklerimi toparlamam gerektiğine inanıyorum. İnsanlar varlıkları değil, o varlıkların hissettirdiklerini özlermiş. Özlem çok kişiye özel, çok bencilce bir şey yani. Ama yine de özlüyor insan. Ben… Continue Reading →
Havalar da yavaş yavaş toparlamaya başladığına göre artık sağda solda bol bol etkinlik görürüz. Malum, yaz dönemi kişi başına online zamanının ciddi azaldığı bir dönem. Aktif iletişime devam etmek isteyen markaların iletişim bütçelerini kısmen de olsa outdoor etkinliklere ve mobil… Continue Reading →
SaaS, yani software as a service (bir servis olarak yazılım, ya da daha da türkçesi ile kiralık yazılım) ufak boyutlu firmalar için oldukça güzel bir model. Binlerce dolarlık yazılımları satın almak yerine, dar nakit akışı firmalar bu tarz yazılımları kiralamayı… Continue Reading →
En eşsiz deneyimleri tamamlayanlar hep küçük şeyler oluyor. Bir form doldururken “biz sizi hatırlıyoruz, bunları da önce girmiştiniz, bir daha uğraşmayın” mesela, ne cici. Peki neden? Basitçe, insanın doğasında insanlara etkileşim var. Bizler makinalar ile iletişim kuralım diye yaratılmadığımız için… Continue Reading →
Senin ellerinden ilk tuttuğumda yazdan kalma bir Ekim günüydü. Senin gibisini ile hiç karşılaşmamıştım daha önce. Büyüktün, heybetliydin ama herkes çok uslu olduğunu söylüyordu. Benim olduğun ilk günün sabahı seni izmirden alıp istanbula getirdim. İlk yolculuğumuz ilk uzun yolumuzdu yani…. Continue Reading →
Geçtiğimiz ay içinde Brandwolf olarak yeni bir ürünün lansmanını yaptık. Bilenleriniz vardır elbet; mailcake isimli bir toplu e-posta gönderim sistemimiz var. Diğer alternatiflerden en büyük fark ise hiç bir minimum gönderim zorunluluğu olmaması ve ek dosyaların da gönderilebilmesi. Üstelik oldukça… Continue Reading →
Bir yıldır takip ettiğim ve severek kullandığım bir uygulama cobook. Adres listenizi Twitter, Facebook ve Google Contacts ile senkronize ediyor ve eksik bilgileri (fotoğraf, varsa e-posta vb.) indirip ekliyor. Buradan bir göz atın derim.
Walmart’tı bilmeyenler varsa hemen tanıtayım; kendisi Amerika’nın neredeyse en büyük süpermarket zinciridir. Bizdeki Migrosların abisi bir nevi. Walmart’dan oldukça agresif bir pazarlama iletişimi vardır. Yüksek iletişim bütçeleri ile tüm karşı sesleri bastırır. Kötü bir müşteri ilişkileri sistemi, orta kalite hizmet… Continue Reading →
Haberiniz var mı bilmiyorum ama padişahımız İğneada’nın 13 kilometre ilerisindeki dünyalar güzeli bir köy olan Beğendik’e termik santral yapmak istiyor. Yapmasın diye kalktık gittik, çadırlar kurduk. Giderken de, oradayken de dönerken de çok ama çok eğlendik. Önce videolar, sonra fotoğraflar,… Continue Reading →
Bir bayram (kurban’ı da sayarsak iki) daha geldi, geçti ve biz onlarca spam aldık. Bilgilerimizi neden verdiğimizi unuttuğumuz, belki de (en kötüsü) vermediğimiz onlarca firmadan mailler aldık ve hiç birini okumadık. Kimisi (zaten) direk olarak spam klasörüne gitti, kalanlar ise… Continue Reading →