Sunumlar konusunda uzman olduğumu idda etmek gibi bir amacım olmasada, deneyimlerimle 3 noktanın sunumları pardıldayan yıldızlar haline getirebileceğine inanıyorum.

  1. Talk As Needed. Oldukça basit hakikaten. Gerektiği kadar konuşun, karşınızdaki insanın sizi dinlemek için efor sarfetmesine gerek kalmamalı. Ancak kimi insanlar daha fazlasını duymak ister. İnsanlara istediklerini verin. Ne fazlasını, ne de azını.
  2. Süpriz! bir sunumun akışını değiştirebilecek bir adımdır. Altındaki mantık ise oldukça basit. Psikologlar yaptıkları araştırmalarda belirli duyguların sizi belirli aksiyonlara sürüklediğini farketmişler. Sevinç ve üzüntü sizi daha umursamaz ve ani karar verebilir hale getiriyor, oysa süpriz ve panik sizi elinizdekiler ile en mantıklı seçimi yapmaya zorluyor. Eğer sunduğunuz şey gerçekten en mantıklı çözümse (yani amacınız katakulli değilse) süprizle hem ilgiyi toplayabilir, hem de dinleyenleri sizinle birlikte sürükleyebilirsiniz.
  3. Sunumunuzun son slaydını silin. Evet. Teşekkür etmeden önce koyduğunuz son slaydı silin. Çünkü kapanmış bir çember, yani bir bütünlüğü olan süreçler, sizi dinleyenlerde işin bittiği, devam etmesi gerektiği hissiyatını oluşturur. Pazarlama Cadısının RSS’lerinin sonundaki gibi “gelin, içeride daha fazla zehirli elma bulacaksınız.” Bu tanımlanamayan eksiklik hissi, zekice bir gülümseme ile birleştirilebilir.